MİLLİ BİRLİK HAREKETİ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

MİLLİ BİRLİK HAREKETİ

Korku ve baskıyla gündem saptırılarak ülkemizin gerçek sorunlarının gözardı edilmesine gözyummadan milli birlik ve beraberlik içinde vatanına, milletine, dini ve milli değerlerine, cumhuriyetine korkmadan sahip çıkmak isteyen onurlu TÜRK insanının sesidir
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
serdar33
forum assubayı
forum assubayı



Mesaj Sayısı : 199
Kayıt tarihi : 13/02/09

YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI Empty
MesajKonu: YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI   YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI Icon_minitimeC.tesi Şub. 14, 2009 11:43 pm

YEREL YÖNETİMLERDE MALİ YÖNETİM



Nevzat ŞAHİN

GİRİŞ

Türkiye`de, idarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Merkezden yönetim esaslarına göre örgütlenen kuruluşlara “merkezi yönetim” adı verilir. Yerinden yönetim ilkelerine göre örgütlenen kuruluşlara ise hizmet yürüttükleri alanlar ve hizmet nitelikleri göz önünde tutularak “yerel yönetim” adı verilmektedir.



Yerel yönetimler “il, belediye ve köy halkının yerel ortak gereksinimlerini karşılamak üzere, kuruluş esasları kanunda belirtilen ve karar organları gene kanunda gösterilen, seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir.” [1]Bu yönetimlere görevleri ile orantılı gelir sağlanacağı anayasada belirtilmiştir. Yerel yönetimlerin görevlerini yerine getirirken karşılaştıkları en önemli sorunlardan biri, mali kaynakların yetersizliğidir. Bu sorun yalnızca yerel yönetimlerin değil, tüm ülke yönetiminin sorunudur. Yerel yönetimlerin bu anlamda karşılaştıkları sorunların benzer nitelikleri olduğu gibi, farklı nitelikleri de vardır.



Yerel yönetimlerimizin, kent nüfusunun yerel nitelikteki sayı ve nitelik yönünden artan hizmet talebini karşılayacak düzeyde hizmet sunumunda bulunabilmeleri, yalnızca, yasalarla verilen gelir kaynaklarının artırılmasıyla çözümlenecek bir sorun değildir. En az bunun kadar önemli olan bir diğer husus, var olan mali kaynaklarla, en yüksek hizmeti, en etkin bir şekilde elde edebilmek ve değerlendirmektir. Bunun için de mali yönetim teknikleri kullanılarak, akılcı ve bilimsel verilerle donanmış bir ortam içinde hizmetlerin sunulması gerekir.



Yerel yönetimlerin mali yönetim araçlarını kullanarak varolan kaynaklarını değerlendirmeleri, geliştirmeleri ve yönetmelerinde karşılaştıkları sorunların neler olduğu, bu sorunları çözerek daha etkin ve verimli hizmet sunma olanaklarının olup olmadığı önemli bir araştırma konusudur. Bununla birlikte belediyelerimiz daha etkin ve verimli kaynak yönetimi için bütçeyi bu amaçla kullanılmaları, mevcut gelirlerini tahsilde ve yeni gelir kaynakları oluşturmada başarıları, kaynak savurganlığına neden olan etkenlerin saptanması amacıyla giderlerin niteliği üzerinde inceleme yapılması, borçlanma gereksinimleri, borç kullanımı ve yönetiminde başarıları, alternatif hizmet sunma yöntemlerine başvurma düzeylerinin ne olduğu gibi yapısal ve işlevsel konuların irdelenmesi gerekir.



Yerel yönetimlerimiz, yerel gereksinimleri karşılama ve ulusal kalkınmaya katkıda bulunmada henüz yeterli bir düzeyde işlevlerini yerine getirememişlerdir. Öte yandan iyi bir mali yönetimin uygulama araçları olan bütçe, gelir, gider ve mal yönetimi ve mali yönetimin etkinliğini sağlayacak mali denetim ile bunlara yardımcı olan raporlama sistemlerini bilimsel yöntemlerle düzenledikleri ve uyguladıkları takdirde, daha akılcı kararlar alıp, mali yönetimlerini geliştirerek, mevcut kaynaklarla daha etkin ve verimli hizmet sunmada daha başarılı olabilirler görüşü, bu amaçla yapılabilecek bir araştırmanın temel varsayımını oluşturacaktır.



Böyle bir düzenlemede, doğal olarak kaynakların uzun dönemli planlanması ve bunların yıllık devreler halinde programlanarak uygulanması sonucunda etkin ve verimli hizmet sunmada bütçe yönetimi önemli rol oynayacaktır. Bugün, artık bütçe salt bir gelir- gider göstergesi ya da yasal zorunluluklar nedeniyle düzenlenen bir belge olarak görülmemektedir. Bütçe, mali kaynakların yönetimini sağlayan bir araç haline gelmiştir.



Yerel yönetim maliyesi üzerine yapılan çalışmalar, çoğunlukla var olan gelir kaynaklarının merkezi yönetimce artırılması yaklaşımını ana amaç olarak almaktadırlar. Ancak, bu yaklaşım tek başına yetersiz kalmaktadır. Bu yetersizliği giderebilmek için belediyelerimizin bazı etkinliklerde bulunarak daha aktif hale gelmeleri mümkündür. Var olan gelirlerin toplanması sürecinde, gelirlerin artırılması için gerekli önlemler alındığında, gelir kaybı önlenir ve yeni gelir kaynakları bulunabilir. Yerel kamu harcamaları, programlar doğrultusunda yapılırken harcamaların raporlama sistemlerinin verilerinden yararlanılarak analizleri yapıldığında, kaynak tasarrufu sağlanabilir. Gelir yetersizliği nedeniyle sıkça başvurulan finansman yöntemlerinden biri olan borçlanma yoluyla finansmanda, borçlanmaların miktarları ve bileşimleri üzerinde gerekli incelemeler yapılarak, en düşük maliyetle en yüksek yarar sağlanabilir. Mali kaynakların geliştirilmesi ve yeni gelir kaynakları bulunması için, belediye görevleriyle ilgili bazı alanlarda, denetim yetkisi saklı kalmak kaydıyla, mal ve hizmet üretiminde belediye yönetimi dışında çeşitli yöntemler uygulanarak harcamaların kapsımı daraltılabilir.



I. KAVRAM VE KAPSAM

Kamu hizmetleri çoğunlukla merkezi yönetim ve bağlı kuruluşlar tarafından üretilmekle beraber, merkezi yönetim gibi mal ve hizmet üreten diğer bir üretim birimi de yerel yönetimlerdir.



Yerel nitelikteki hizmetlerin nicelik ve nitelik olarak artması, bu hizmetlerin yapılabilmesi ve gereksinimlerin karşılanabilmesi için, yerel yönetimin mali kaynaklar (gelir) elde etmesi ve bunları, hizmetleri yerine getirebilmek için kullanmasını gerekir. Ekonomik değer elde etmek için yapılan bu faaliyetlerin sonucunda, mali yönetimin konusu olan mali olaylar oluşmaktadır.



Mali olayların oluşumunun ekonomik olaylarla ilişkisi nedeniyle ekonomik özelliği, hukuki düzenleyici metinlerle gerçekleştirilmeleri dolayısıyla yasal özelliği, hizmetlerin sunum önceliğinin belirlenmesi yönüyle siyasal özelliği ve vatandaşı etkileyen sonuçları nedeniyle de sosyo-psikolojik yönleri ve özellikleri vardır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
serdar33
forum assubayı
forum assubayı



Mesaj Sayısı : 199
Kayıt tarihi : 13/02/09

YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI Empty
MesajKonu: Geri: YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI   YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI Icon_minitimeC.tesi Şub. 14, 2009 11:44 pm

Mali yönetimin konusu olan mali olaylarda, yerel, kamusal gereksinimlerin karşılanması amacıyla mali araçlar (bütçe, gelir, gider ve mallar) kullanılmaktadır. Mali nitelikteki araçların kullanımı ve yönetimi ise yasa, tüzük ve yönetmeliklerle düzenlenmiştir.[2] Bu doğrultuda belediyelerin mali araçların yönetimi ve kullanımına ilişkin politikaları, temelde bütçe çalışmaları sırasında hazırlanan ve belediye meclisince kabul edilen bütçe kararnamesiyle belirlenmektedir. Mali yönetim ise, belirlenmiş söz konusu mali araç kullanım politikalarının ve ilkelerinin hayata geçirilmesidir. Bu anlamda mali yasaların uygulanması, diğer bir deyimle gelir, gider ve mal yönetimi mali yönetimin temel görevidir. Mali yönetimin ikinci görevi, mali politikaların başarısını sağlayacak mali araç kullanım politikalarının düzeltilmesi için raporlar ve teklifler hazırlamaktır. Mali yönetimin mali politikaların uygulanması esnasında, belediye meclisince siyasal süreç içinde yapılan denetimi olduğu gibi, Sayıştay tarafından yapılan yargısal denetimi de vardır.



A. Yerel Yönetim Harcamaları

Yerel yönetimlerce, görevlerin yerine getirilmesi amacıyla yapılan işlerin maliyetine giren unsurların tümünü yerel yönetimin harcamaları (giderleri) olarak tanımlayabiliriz.



Yerel yönetim harcamaları, içinde bulunduğumuz yüzyılda hızlı bir artış göstermiştir. Bu artışın kentlerin nüfusunun artması, buna paralel olarak içme suyu, kanalizasyon gibi altyapı yatırımları, temel insani gereksinimler ve yaşam standardının yükseltilmesi isteğinden doğan daha fazla hizmet üretimini gerektiren nedenleri vardır. Yerel kamu harcamalarındaki bu artış, yerel yönetimin her işlevi için harcamaların eşit dağılımını engellemektedir. Harcamaların eşit dağılımının yanı sıra işlevlerin önceliklerine göre dağılımı da zorunlu hale gelmiştir. Hangi hizmetlere öncelik verileceği ve öncelik verilecek hizmetin ne oranda üretileceği sorunlarının çözülmesi gerekir. Bu çözümde, harcamalarla etkin ve verimli hizmet sunma olanaklarının araştırılması ve alışılagelmiş yaklaşımların gözden geçirilmesi gerekir.



B. Yerel Yönetim Gelirleri

Yerel, kamusal hizmetlerde bu artış yaşanırken, yerel yönetimin karşılaştığı iki önemli soru vardır. Yerel yönetim, harcamalarını hangi mali kaynaklarla karşılayabilmektedir? Yerel yönetimin gelirleri nelerdir?



Bugün ülkemizde, yerel yönetimlerin gelirleri içinde devletin genel bütçe gelirlerinden sağlanan pay, yardım ve fonlar ağırlıklı olarak yer almaktadır. Devletin sağladığı bu gelirlerin yanı sıra ikinci derecede önemli olan yerel yönetimlerin öz gelirleri diyebileceğimiz vergi, harç ve katılma paylarıdır.



Yerel yönetimlerin gelir kaynakları sınırlıdır. Belli bir noktadan sonra bir sınıra gelindiğinde durulması gerekir. Bu sınırlar bütçe hazırlık çalışmalarında belirlenir. Bütçe tahminlerinde öncelikle giderler saptanır. Daha sonra ne kadar gelir elde edileceği tahmin edilir. Elde edilecek gelirler sınırsız olamayacağından bu kez giderlerin belli bir noktadan sonra sınırlandırılması gereği ortaya çıkar. Gelirleri bir noktadan itibaren artırmak mümkün olmayınca, bu gelirlerin yerel yönetimlerin işlevleri doğrultusunda hizmetlerin etkinliğini ve verimliliğini artıracak şekilde kullanılması gerekir. Ayrıca, gelirlerin elde edilme yöntemlerinde gerekli iyileştirmeler yapıldığında, gelir kaybı önlenerek, gelirlerin azami düzeyde artırılması amaçlanır. Bu işlemler için de yeni yeni geliştirilen tekniklerin kullanılması gerekir.



C. Yerel Yönetimde Verimlilik ve Etkinlik

Verimlilik ve etkinlik günümüz kamu mali yönetiminde gündeme gelen temel kavramlardır. Yerel yönetimler için temel sorun, yerel hizmetlerle halka sunulacak kamu hizmetlerinin daha etkin ve daha verimli bir duruma getirilmesidir. Bu açıdan baktığımızda verimlilik, üretebilme yeteneğinin yanında, bir artırımın, bir çoğalımın ve bir fazlalaşmanın üretme yeteneğiyle birlikte oluşmasını anlatır. Bir diğer tanımıyla verimlilik, var olan kaynakların dağılımında en düşük maliyete en çok çıktının elde edilmesidir.



Etkinlik, yerel yönetimin kendini yenileyebilme ve amacını en az kayıpla gerçekleştirebilme gücüdür. Bir diğer tanımıyla, yerel yönetimin amaçlarını gerçekleştirme derecesidir. Etkinlik ve verimlilik kavramlarını yerel yönetimin yapısında varolan demokrasi, katılımcılık ve benzeri kavramlarla birlikte düşündüğümüz takdirde, yeterli anlamına kavuşur. Çağımızda, kamu yönetiminde etkinlik ve verimliliği sağlayan ve ölçen çeşitli araçlar geliştirilmiştir. Bunların başında en etkin bir araç olarak bütçe kullanılmaktadır.



Temel amaç, etkinlik ve verimliliği artırmak olmakla beraber, yapılan faaliyetler sonucu etkinliğin ve verimliliğin ne derece gerçekleştiğini belirleme ölçütünün tesbiti ayrı bir sorundur. Özel sektörde mal üreten firmalar marjinal maliyetin marjinal faydaya eşit olduğu noktada kâra geçmişlerdir. Bu noktadan sonra temel amaç, en düşük maliyetle en çok kârı elde etmektir. Piyasada arz ve talep kuralları doğrultusunda mal üretilir ve fiyat oluşur. Malın maliyetiyle satış fiyatı arasındaki fark kâr olarak gözükür ve başarının ölçütüdür. Oysa kamu kesiminde (yerel yönetimler dahil) arz ve talep siyasal kanallar vasıtasıyla siyasal karar organlarınca belirlenir. Hangi hizmetlere hangi kaynakların tahsis edileceği bir tercih sorunudur. Ayrıca, kamu hizmetlerinin karşılığı her zaman parayla ölçülemez ve üretilen hizmetlerin niteliği özel sektörce üretilen hizmetlerden farklıdır. Etkinlik ve verimliliğin bu şekilde ölçülmesini güçleştirici bu yönlerine karşın, kamu hizmetlerinin anlamlı son ürünlerini ölçülebilir hale getirmek için karlılık,maliyet-fayda,en düşük maliyet çözümleri ve benzeri tekniklerle toplum için diğer çeşitli kıstaslarla sonuçta etkinlik sağlanabilir ve ölçülebilir. Bu amaçla geliştirilen çeşitli tekniklerin mali yönetimde kullanılması zorunluluğu vardır.













--------------------------------------------------------------------------------



[1] 2709 Sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Madde 127



[2] Bkz. 09.06.1927 gve 606 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 1050 sayılı “Genel Muhasebe Kanunu”, 24.09.1990 gün ve 20645 sayılı Resmi Gazete yayımlanan “Belediye Bütçe ve Muhasebe Usulu Tüzüğü” ve 19.02.1994 gün ve mükerre 21854 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Belediye Bütçe ve Muhasebe Usulü Yönetmeliği”





Kaynak:http://www.icisleri.gov.tr/_Icisleri/Web/Gozlem2.aspx?sayfaNo=538
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
YEREL YÖNETİMLERİN PARASAL YÖNETİM ARAÇLARI
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
MİLLİ BİRLİK HAREKETİ :: İlk kategoriniz :: KENTSEL YAŞAM-YEREL YÖNETİMLER-
Buraya geçin: