Kemalist ideoloji” açısından belirlenmesi gerekli en önemli husus, bu ideolojinin neden “totaliter-dogmatik” değil de “demokratik-pragmatik” olduğudur. Devrin Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in, Mustafa Kemal’e yönelttiği bir soruya, ******’ün verdiği cevap şu olmuştur:
“Ben, manevî miras olarak hiçbir nas-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş, kalıplaşmış düstur bırakmıyorum. Benim manevî mirasım ilim ve akıldır. Zaman süratle dönüyor… Böyle bir dünyada asla değişmeyecek hükümler getirildiğini iddia etmek, aklın ve ilmin inkişâfını inkâr etmek olur. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse manevî mirasçılarım olurlar.”
Bu sözler Kemalizm’in “pragmatik” niteliğini ortaya koymaya yeterlidir.
Not: Mustafa Kemal ****** Kemalizm kelimesini bizzat el yazısı ile yazmıştır. İsteyen üyelere kendi el yazısı gönderilebilinir.